Her insan, göğün sessiz şahitleri olan meleklerin farkında olarak yaşasa, hayatının ne kadar incelip güzelleşeceğini bir düşünün…
Melekler; yaratılışları gereği günahsız, masum ve itaatkârdırlar. Onların dilinden dökülen bir “âmin” bile göklerin kapısını aralar. Bu yüzden, meleklerin dua ettiği insanlardan olmak, dünya ve âhiret saadetinin en büyük vesilelerinden biridir.
Rivayetlerde meleklerin kul için dua ettiği sekiz hâl zikredilir. Her biri, hem ibadetin hem de insanî erdemin bir işaretidir:
- Namazda ilk safta durduğunda
Safın önünde durmak, cesaret, ihlas ve gayretin sembolüdür. Melekler, safın ilkinde duran müminler için rahmet ve mağfiret dilerler. Çünkü o kimse, ibadetin öncüsüdür. - Hasta ziyareti yaptığında
Bir hastanın kapısını çalan sadece bir insan değildir; oraya rahmet melekleri de iner. Ziyaret edilenin gönlüne ferahlık, ziyaretçinin kalbine nur dolar. Melekler, “Rabbim! Bu kulunu affet ve onu da hasta kardeşi gibi cennetine kavuştur!” diye dua ederler. - Namazdan sonra camide oturduğunda
Namaz bitse de huzur bitmez. Zikir, tesbih, tefekkürle o hâli uzatmak; meleklerin “Ya Rabbi, bu kulun günahlarını bağışla” diye yalvardığı anlardır. - İnsanlara hayrı öğrettiğinde
İlimle bir kalbe ışık taşımak, bir kandili yakmak gibidir. Melekler, ilim öğreten ve hayra vesile olan kimselere dua eder. Çünkü ilim, sadece bilgi değil, bir ruh inşasıdır. - Allah yolunda kardeşini ziyaret ettiğinde
Menfaatsiz, sadece Allah için yapılan ziyaret; meleklerin göğe taşıdığı dostluklardandır. O anda bir melek, “Seni sevdiğin gibi Allah da sevdi!” müjdesini verir. - Abdestli uyuduğunda
Temizlik sadece bedene değil, ruha da huzur verir. Abdestli yatan kimsenin gecesi meleklerle çevrilidir; sabaha kadar onun için dua ederler. - Kardeşine gıyabında dua ettiğinde
Birini görmeden, bilmeden, sadece Allah için hayır dilemek… İşte bu ihlâsın zirvesidir. Melekler, “Aynısı sana da olsun!” diye karşılık verir. - Sahur yaptığında
Sahur, sadece orucun hazırlığı değil, meleklerin şahitlik ettiği bir bereket vaktidir. Bu vakitte edilen dualar reddedilmez, çünkü melekler “Âmin!” der.
Meleklerin günahsız ağızlarıyla ettiği dualar, mümin için en büyük ganimettir.
Kim bilir, belki de bir gece abdestli uyuduğumuzda, bir sabah namazında ilk safa geçtiğimizde, bir kardeşimizin derdine koştuğumuzda gökten yükselen bir ses, “Bu kul için dua edin!” diyordur.
Göklerle irtibat kurmak için illa mucize gerekmez; bazen sadece saf bir niyet, abdestli bir yürek yeter.



