Derin deniz haritalama şirketi Magellan Ltd, Titanik’in enkazını 3.800 metre derinlikte dijital tarama gerçekleştirdi ve etkileyici yeni görüntüler elde etti.
Gerçekleştirilen taramalarda, geminin ikiye ayrıldığı noktaya yakın kazan dairesinin detaylı görüntüleri ortaya çıktı. Bazı kazanların içe doğru çökmesi, çarpışma anında hâlâ çalıştığını gösteriyor. Bu durum, gemi mürettebatının kazadan önce bile ışıkları açık tutmak için çabaladığına dair önemli bir kanıt olarak değerlendiriliyor.
BBC’ye açıklama yapan Titanic uzmanı Parks Stephenson, “Titanik, felaketin hayatta kalan son tanığı ve hâlâ anlatacak hikâyeleri var” diyerek bu yeni taramaların tarihsel önemine vurgu yaptı.
MÜHENDİSLERİN HİKAYESİ YENİDEN GÜNDEME GELİYOR
Tarama görüntüleri, İngiliz mühendis Joseph Bell’in liderliğindeki mühendis ekibinin, gemi batarken ışıkları açık tutabilmek için kömür atmayı sürdürdüğünü gösteriyor. Bell ve ekibinin bu çabası sayesinde birçok yolcunun cankurtaran botlarına güvenli bir şekilde binebildiği düşünülüyor.
Stephenson’a göre, “Onlar kaosun etkisini olabildiğince geciktirmeye çalıştılar. Bu durum, kıç bölümde hâlâ açık olan bir buhar vanasıyla sembolize ediliyor.”
KÜÇÜK DELİKLERİN BÜYÜK ETKİSİ
University College London’dan Jeom-Kee Paik, Titanik’in buzdağına sadece hafifçe çarptığını, ancak geminin gövdesinde A4 boyutunda deliklerin oluştuğunu ifade etti. Bu küçük delikler, altı bölmeye yayılırken suyun yavaş ama sürekli bir şekilde gemiye dolmasına yol açtı.
Newcastle Üniversitesi’nden deniz mühendisi Simon Benson, “Delikler küçük ama geniş bir alana yayılmıştı. Su, yavaşça tüm bölmeleri doldurdu ve nihayetinde Titanik battı” şeklinde bilgi verdi.
DİJİTAL BELGESEL İLHAM OLDU
Bu dijital taramalar, National Geographic ve Atlantic Productions işbirliği ile yapılan “Titanic: The Digital Resurrection” (Titanik: Dijital Diriliş) adlı yeni belgeselde ele alındı. Daha önce yayımlanan 3D rekonstrüksiyon görüntüleri üzerine kurgulanan belgesel, Titanik’in batışıyla ilgili farklı bir bakış açısı sunuyor.
ENKAZ HIZLA YOK OLMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA
Titanik’in enkazı, Kanada’nın Newfoundland kıyısından yaklaşık 650 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Ancak uzmanlar, bu enkazın hızlı bir şekilde çürüyerek önümüzdeki 40 yıl içinde tamamen yok olabileceği konusunda uyarıyor. Gemi, batarken ikiye ayrıldığı için baş ve kıç kısımları deniz tabanında 800 metre uzaklıkta bulunuyor.
Baş kısmı hâlâ tanınabilir bir durumda olmasına rağmen büyük oranda çamura gömülmüş. Kıç kısmı ise okyanus tabanına ters yönde çarparak metal yığınına dönüşmüş durumda.
Enkazın çevresinde, mobilya parçaları, metal yığınları, hiç açılmamış şampanya şişeleri ve yolculara ait ayakkabılar gibi birçok kalıntı yer alıyor.
Titanik, 15 Nisan 1912 tarihinde Southampton’dan New York’a gerçekleştirdiği ilk seferinde bir buzdağına çarparak sulara gömülen, White Star Line’a ait bir transatlantik yolcu gemisiy