Tahran’daki Uluslararası Sismoloji ve Deprem Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Natıki, İran Öğrenci Haber Ağı’na (SNN) yaptığı açıklamada, Tahran ve ülkenin diğer birçok bölgesinde ciddi bir deprem tehlikesinin söz konusu olduğunu belirtti.
Natıki, İran’ın neredeyse tamamı ve komşu ülkelerin birçoğunun yüksek riskli deprem bölgeleri arasında yer aldığını vurgulayarak, “İran, dünya genelinde depremlerin en sık görüldüğü ülkelerden biri. Yeni verilere göre, İran, depremlerin yoğunluğu ve sıklığı bakımından dünya sıralamasında üçüncü konumda” dedi.
Tahran’ın aktif bir fay hattı üzerinde bulunduğunu ve bu nedenle yıkıcı bir deprem riski taşıdığını ifade eden Natıki, “Son büyük depremden bu yana yaklaşık 200 yıl geçti. Bu doğal tehdide karşı hazırlıklı olmak ve ciddi bir planlama yapmak her zamankinden daha kritik. Şu anda en büyük kaygımız Tahran depremi; bu, Tahran için tam anlamıyla bir kıyamet senaryosu” dedi.
“NE ATOM BOMBASI NE SAVAŞ”
Bölgedeki depremler üzerine yürütülen bir çalışmadan bahseden Natıki, bu bölgede her 158-160 yılda bir büyüklüğü 7 civarında olan güçlü bir depremin meydana geldiğine dikkati çekti. Natıki, “Bu süreyi aşmamız, tehlikenin geride kaldığı anlamına gelmiyor; aksine daha şiddetli bir depremin olma olasılığı artıyor” şeklinde konuştu.
Yeni inşaatların mimari olarak iyi göründüğünü ancak depreme dayanıklılık açısından yetersiz olduğunu tespit ettiklerini belirten Natıki, “Bu durum, geçmişe göre beni daha fazla endişelendiriyor. Eğer muhtemel bir şiddetli depremdeki ölümler, yaralanmalar, hasarlar ve yıkılan binalar üzerine elde ettiğim istatistikleri kamuoyuna sunsaydım, kesinlikle büyük bir paniğe yol açabilirdi” ifadelerini kullandı.
Natıki, “Gerçekten durum iç açıcı değil. Bence, ne atom bombası ne savaş, ne de diğer meseleler bizim asıl gündem maddemiz olmalı. İran’ı tehdit eden en büyük tehlike Tahran depremidir. Eğer beklediğimiz deprem Tahran’da meydana gelirse, bu durum ülkenin egemenliğini sarsacak ve ülkenin birliği tehlikeye girecektir. Ülke her açıdan Tahran’a bağımlı olduğu için böyle bir durumda ulusal bir felaket ile karşı karşıya kalabiliriz” değerlendirmesinde bulundu.