Almanya Türk Toplumu (TGD), ülkede varılan koalisyon protokolüne yönelik eleştirilerini açıkladı.
TGD Eş Genel Başkanı Gökay Sofuoğlu, hükümeti kuracak Hristiyan Birlik (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) üzerinde anlaştığı koalisyon protokolünde Müslümanlar ile İslam konularına neredeyse hiç yer verilmediğini ifade etti.
23 Şubat’ta gerçekleştirilen erken genel seçimlerin ardından 45 gün süren müzakerelerin sonucunda, CDU/CSU ve SPD, ülkenin gelecek dört yılını etkileyecek koalisyon protokolünde mutabakata vararak 9 Nisan’da bu protokolü halkla paylaştı.
Müzakerelerde ekonomi, vergi gibi konuların yanı sıra göç meselesi de önemli bir gündem maddesi olarak öne çıktı.
Koalisyon sözleşmesinde, hükümetin gelecekte göçü düzenleme ve düzensiz göçü etkin bir şekilde engellemeye yönelik niyetleri dikkat çekti.
Bu çerçevede, komşu ülkelerle birlikte iltica başvurusu yapanların sınırdan geri çevrilmesi, geçici koruma alan sığınmacıların aile birleşiminin askıya alınması ve gönüllü kabul programlarının sonlandırılması gibi uygulamalara yer verildi.
Protokolde, önceki hükümetin getirdiği Vatandaşlık Yasası’nın da değiştirileceği vurgulanarak, “Turbo vatandaşlık” olarak bilinen, ülkede üç yıl ikamet eden ve gerekli şartları tamamlayan yabancıların Alman vatandaşlığına geçişinin artık söz konusu olmayacağı belirtildi.
Sofuoğlu, koalisyon sözleşmesine hızlı bir şekilde varılmasını olumlu bulurken, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) Partisi’nin anketlerdeki yükselişinin önemli bir konu olduğunu ifade etti. Bu çerçevede hükümetin bir an önce kurulması ve çalışmalarına başlaması gerektiğine vurgu yaptı.
Sofuoğlu, vatandaşlık yasasındaki hızlı geçişlerin kaldırılmasını eleştirerek, “Turbo vatandaşlık, insanların Alman vatandaşlığına geçişleri için bir motivasyon olabilirdi. Bu, bireylerin sivil toplum faaliyetlerine katılımı için bir fırsat sunabilirdi. Her ne kadar çifte vatandaşlık korunacaksa da, bu değişiklik olumsuz” dedi.
Koalisyon müzakerelerine katılan 19 kişilik heyet içerisinde göçmen kökenli bireylerin bulunmasının büyük bir eksiklik olduğunu belirten Sofuoğlu, “Göçmenlerin perspektiflerinin koalisyon protokolüne yansıtılmamış olmasının olumsuz etkilerini görmekteyiz” değerlendirmesinde bulundu.
Sofuoğlu, iç güvenlik ve Yahudilerin korunmasına dair bazı olumlu adımların bulunduğuna dikkat çekerek, “Gerçekten önemli olan nokta, Müslüman toplum, Sinti ve Romanlar gibi grupların güvenliği konusunda yeterince bilgi ve görüş paylaşımında bulunulmamasıdır” şeklinde konuştu.
