Bugün Mekke’de hava sıcaklığı yaklaşık 45 dereceydi. Beton zemin ve binaların arasında bu sıcaklık çok daha yoğun hissediliyor. Bu durum, insanların sıcak havalarda veya ateşin başında genellikle mahşer, hesap günü, yeniden dirilme, cennet ve cehennem gibi düşüncelerle kendilerini sorgulamalarına sebep oluyor.
Kur’an-ı Kerim’de kıyamet ve sonrasıyla ilgili birçok uyarı bulunmaktadır. Mahşerde ne yapacağımızı kendimize sık sık soruyoruz. Ölümün gerçekliğini ve ölümden sonrasını biliyoruz, ancak çabucak unutuyoruz. İşte burada Kur’an-ı Kerim bize şöyle sesleniyor: “İman edenlerin kalplerinin Allah’ı anmasının ve inen gerçeğe (Kur’an’a) boyun eğmesinin zamanı gelmedi mi? Onlar, daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar! Zira üzerinden uzun zaman geçmişti de kalpleri katılaşmıştı. İçlerinden çoğu da yoldan çıkmıştı.” (Hadîd,16)
Öyle ki Kur’an’da bu konuda o kadar çarpıcı ifadeler kullanılıyor ki insanın adeta hareket edemez hale geldiği hissine kapılıyor. Kıyamet saatinin ne kadar dehşetli bir olay olacağı, herkesin hesap vereceği gerçeği vurgulanıyor. Herkesin Allah’ın azabından korkacağı, ölüm anında hakikatin insanlara açıklanacağı, cennet ve cehennemin gerçekliğinin tüm çıplaklığıyla ortaya çıkacağı belirtiliyor.
Bu nedenle, Kur’an-ı Kerim’in uyarılarını dikkate alarak, Allah’ı anarak ve doğru yolda ilerleyerek ölüm ve sonrasına hazırlıklı olmamız gerektiği hatırlatılıyor.