Amerikan New York Times (NYT) gazetesinin aktardığı bilgilere göre, İsrail, Tahran’ın nükleer silah geliştirme faaliyetlerini en az bir yıl süreyle durdurmayı hedefleyerek mayıs ayında İran’ın nükleer tesislerine yönelik hava bombardımanları planı hazırladı.
Ancak söz konusu planların hayata geçebilmesi için yalnızca İsrail’in İran’ın olası karşı saldırılarından korunması değil, aynı zamanda projenin başarıya ulaşabilmesi adına ABD’nin desteği de hayati önem taşıyordu. Donald Trump yönetimindeki belirsizlikler, bu planların uygulanmasını durdurdu.
New York Times, haberi yönetimden aldığı kaynaklara dayandırarak kamuoyuyla paylaştı.
“TRUMP MÜZAKERE ARAYIŞINA GİRDİ”
NYT’nin haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump, İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine yönelik hava saldırılarını içeren planını geri çevirdi ve İran ile nükleer enerji programıyla ilgili bir anlaşma sağlanması amacıyla müzakerelere başlanmasını önerdi.
Uzun süren tartışmaların ardından, Trump’ın Washington ve Tahran arasında müzakere başlatmaya karar verdiği ve askeri bir strateji izlemekten vazgeçtiği belirtildi.
1980 yılından bu yana diplomatik ilişkileri bulunmayan ABD ve İran, geçtiğimiz cumartesi günü Umman Sultanlığı’nda Trump yönetimi döneminde ilk kez dolaylı müzakereler gerçekleştirdi. Hem taraflar, bu görüşmeleri “olumlu” ve “yapıcı” olarak değerlendirdi. Müzakerelerin devam etmesi bekleniyor.
“ÇEVRESEL VE RADYOLOJİK SONUÇLARI OLUR”
Öte yandan, Washington’un son tehditleri üzerine Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi, İran’ın nükleer tesislerine yönelik herhangi bir saldırıda bulunulmaması konusunda ciddi uyarılarda bulundu.
Grossi, Tahran’da İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından, “Nükleer tesislere yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunu ve her türlü sorunu daha da derinleştirdiğini düşünüyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.
Grossi, ABD ile İran arasında savaş riski olduğu gibi, bu tür saldırıların büyük çevresel ve “radyolojik sonuçları” olabileceği konusunda da dikkat çekti.
Grossi’nin ziyareti, iki hükümet arasındaki müzakerelerin ikinci aşamasından önce, özellikle uranyum zenginleştirme gibi teknik konular üzerindeki anlaşmazlıkların giderilmesine odaklanmıştı.