Şimşek, TRT World Forum 2025’te Küresel Ekonomi Üzerine Değerlendirmelerde Bulundu
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul’da gerçekleştirilen TRT World Forum 2025 programında "Ekonominin Ön Safları: Ticaret Çatışmaları ve Yeni Küresel Rekabetler" başlıklı bir konuşma yaptı.
Şimşek, küresel belirsizliklerin yoğunluğuna rağmen, küresel ekonominin dayanıklılığının piyasa algısını olumlu yönde etkilediğini belirtti. Ancak, son yıllarda küresel büyüme oranlarının önceki dönemlere göre daha düşük olduğunu da vurguladı. Bakan, karşılaşılan zorlukların başında "korumacılık", "yüksek borçluluk", "yaşlanan nüfus", "yapay zekanın potansiyel etkileri", "iklim değişikliği" ve "jeopolitik gerilimler"in bulunduğunu ifade etti.
Korumacılığın yeni normal haline geldiğini söyleyen Şimşek, bunun uzun vadede değişmeyeceğini düşündüğünü kaydetti. Özellikle, Çin’in küresel imalat alanındaki payının son 20 yılda yüzde 9’dan yüzde 30’un üzerine çıktığını ve Amerika’nın bu süreçte kaybının belirgin olduğunu belirtti. "ABD’nin küresel imalattaki payı yüzde 22’den yüzde 11’e düştü" diyen Şimşek, Avrupa Birliği ve Japonya’nın da benzer kayıplar yaşadığını ekledi.
Korumacılıkta Kalıcılık Vurgusu
Bakan Şimşek, Çin’in son 20-25 yıl içinde dünyanın en büyük ticaret ortağı haline geldiğini belirterek, üretimin giderek Asya, özellikle de Çin’e kaydığını ifade etti. Gelişmiş ülkelerde reel ücretlerin artmadığını, bunun gelişmekte olan ekonomilerde tersine bir durum yarattığını vurguladı.
Üretim kaybının sadece düşük katma değerli işleri değil, bu işlerle bağlantılı hizmet sektörlerini de etkilediğini söyleyen Şimşek, bu durumun korumacılığı kalıcı hale getirdiğini açıkladı.
Türkiye’nin Görece Avantajları
Türkiye’nin bu süreçte görece daha az kırılgan olduğunu belirten Şimşek, "İhracatımızın yüzde 62’si serbest ticaret anlaşmamız olan ülkelere gidiyor" dedi. Ayrıca, bölgesel entegrasyonu güçlendirmek için Körfez ülkeleriyle yeni ticaret anlaşmaları yapıldığını da ifade etti.
Şimşek, Türkiye’nin hizmet ihracatında güçlü olduğunu, bu yıl 65 milyar dolar civarında bir fazla öngördüklerini, Türkiye’nin düşük borçluluk oranının da önemli bir avantaj sağladığını belirtti.
Hükümetin gümüş ekonomiye yönelik adımlar atarak sağlık ve yaşlı bakım hizmetlerinde uluslararası bir merkez olma potansiyeline sahip olduğunu vurguladı.
Yatırım ve Büyüme Hedefleri
Bakan Şimşek, uygulamakta oldukları dezenflasyon programıyla fiyat istikrarının sağlanması ve mali disiplinin güçlendirilmesinin hedeflendiğini vurguladı. İhracatta yüksek teknoloji ürünlerinin payının arttığına dikkat çeken Şimşek, Türkiye’nin doğrudan yatırımlar için bölgesel merkez olma hedefine yönelik olumlu ilerlemeler kaydedildiğini belirtti.
Son 20 yıl içinde Türkiye’nin ortalama reel büyüme oranının yüzde 5,4 olduğunu belirten Şimşek, küresel ekonomik ortamda Türkiye’nin performansının gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırıldığında öndeyken, uluslararası yatırımcılar için cazip bir merkez olmayı hedeflediklerini belirtti.



