Asgari Ücrette 2026 Yılı İçin Çalışmalar Başladı
2025 yılında 22 bin 104 TL olarak belirlenen asgari ücrete yapılacak zam ile ilgili hazırlıklar hız kazandı. Son yıllarda enflasyonun yüksek seyri, asgari ücrette dikkat çeken zam oranlarına yol açmış, bu durum alım gücünün erimesi ile birlikte tartışmaları da beraberinde getirmişti. Ayrıca, diğer ücretlerin artış oranlarının asgari ücretle aynı seviyeye ulaşamaması da gündemdeki önemli konulardan biri.
Zam Senaryoları Üzerine Hesaplamalar
Asgari ücrete yapılacak zammın belirlenmesinde, gerçekleşen ve hedeflenen enflasyon verilerinin dikkate alınması gerekiyor. Eğer geçmiş yıllardaki gibi gerçekleşen enflasyon üzerinden bir artış yapılırsa, Merkez Bankası’nın tahminlerine göre zam oranı %31-33 arasında olacak. Hedeflenen enflasyon üzerinden yapılacak bir artışta ise zam oranı %16 olarak öngörülüyor. Bu durumda, 2026 yılı için asgari ücret şu rakamlara ulaşabilir:
- %16 zam ile: 25 bin 641,42 TL
- %31 zam ile: 28 bin 957,12 TL
- %32 zam ile: 29 bin 178,16 TL
- %33 zam ile: 29 bin 399,21 TL
Merkez Bankası eski Araştırma Müdürü Çağrı Sarıkaya’nın hesaplamalarına göre, maaş artışlarının %20 seviyelerinde olacağı öngörülüyor ve bu durumda 2026 yılı için asgari ücret 26 bin 525,60 TL olarak belirlenebilir.
Açlık ve Yoksulluk Sınırı Üzerine Veriler
Türk-İş tarafından hesaplanan açlık ve yoksulluk sınırları, 2014 yılından bu yana incelendiğinde 2025’te asgari ücretle önemli bir fark göstermekte. 2014’te açlık sınırı, 1,03 asgari ücrete denk gelirken, Ekim 2025 itibarıyla bu oran 1,29’a çıkıyor. Yılbaşında yapılan zamlarla birlikte asgari ücretin, yeni yıla açlık sınırının üzerinde başlaması hedefleniyor; ancak %30 ve altında bir zam yapılması durumunda açlık sınırının altında bir başlangıç olacağı öngörülüyor.
Yoksulluk sınırı ise 2014 yılında 3,34 asgari ücret oranında iken, Ekim 2025’te 4,19’a yükselebiliyor. Bu durum, dört kişilik bir ailenin temel ihtiyaçlarını karşılamak için asgari ücretten daha fazla bir gelire ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Asgari ücret ve yaşam standartları arasındaki bu denge, toplumun ekonomik koşulları göz önüne alınarak bir kez daha ele alınacak gibi görünüyor.

