İngiliz The Telegraph gazetesi, İngiltere’nin Putin’in “savaş suçu kampanyasına” karşı etkili bir savunma sağlamak amacıyla adımlar attığını ve Rusya’nın Ukrayna’da kimyasal silah kullanmasına karşı öncü bir rol üstlendiğini bildirdi.
Habere göre, Rusya’nın Ukrayna’da son 18 ay içerisinde endüstriyel düzeyde kimyasal silah kullandığı ifade ediliyor. Özellikle Pokrovsk bölgesindeki sağlık çalışanlarının son bir hafta içerisinde çok sayıda kimyasal kayıpla ilgili mücadele ettikleri aktarılıyor.
Bu durum, Rusya’nın da taraf olduğu 1996 tarihli Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’ne aykırı olarak gerçekleşiyor. Haberde, “Putin, kirli bir savaş yürütüyor” ve buna karşılık düşmanlarının da benzer taktikler kullanma gereği duyduğu bilgisi veriliyor.
Makalede, Putin’in Suriye’nin devrik lideri Beşar Esad’ın iktidarda kalmasında, kimyasal silahları kullanmasının etkisinin vurgulandığı belirtiliyor. Esad’ın iktidarını sürdürebilmesi için bu silahlarla muhaliflerini sindirdiği ifade ediliyor.
Aynı zamanda, kimyasal silahların düşük maliyetli ve özellikle sivillerle korunmasız askerlere karşı son derece etkili olduğuna dikkat çekiliyor. “Putin, Kim Jong Un ve Tahran’daki Mollalar bu yöntemi benimsemiş gibi görünüyor” deniliyor.
Öte yandan, bu hafta 65 bin İngiliz gaz maskesinin Ukrayna’ya yola çıktığı bilgisi, Rusya’nın gerçekleştireceği kimyasal saldırıların etkisini önemli ölçüde azaltacağına dair umut veriyor.
Gazete, ABD Başkanı Trump’ın İran’a füzelerle, Çin’e ise gümrük vergileriyle saldırma hazırlığında olduğu bilgisini de aktardı. Bu durumun dünyanın daha güvenli bir yere dönüşmesi ya da Amerika’nın ekonomik olarak güçlenmesi açısından şartları iyileştirmeyeceği ifade ediliyor. Ek olarak, Rusya’nın mevcut durumda ABD başkanı tarafından herhangi bir tehdit almıyor olmasının oldukça mantıksız olduğu kaydediliyor. Asıl tehdit kaynağının Rusya olduğu ve muhtemel kimyasal ve nükleer silahların diğer haydut devletler arasında yayılmasına zemin hazırladığı belirtiliyor.
The Telegraph, İngiliz gaz maskelerinin Ukrayna’nın topraklarını Rus ordularına karşı savunan askerler için önemli bir fark yaratacağını belirterek, “Büyük güçlerin, Kimyasal Silahlar Sözleşmesi gibi anlaşmalara meydan okuyan ve acımasız savaş yöntemleri kullananlara karşı daha sert önlemler alması gerekmektedir.” ifadesine yer veriyor.