Trump, görev süresi boyunca ihracatın artırılması ve ticaret açığının azaltılması amacıyla daha zayıf bir dolar talep etmişti. Güçlü bir dolar, ABD’li ihracatçıların uluslararası pazarda rekabet etmesini zorlaştırmakta.
Öte yandan, genellikle güçlü dolar, yüksek faiz oranlarıyla birlikte gelir. Ancak Trump, faiz oranlarının yüksek olmasını istemediği için bu durum, ekonomik büyümeyi yavaşlatabilmekte, borsa üzerinde olumsuz etkiler yaratmakta ve borçlanma maliyetlerini artırmaktadır. Bu sebeple, Trump sık sık Fed’e yönelik faiz indirim çağrılarında bulunmaktadır.
Trump’ın uyguladığı korumacı politikalar ve Çin ile yürüttüğü ticaret savaşı da doların değerinin düşmesine yol açabilir. Yüksek gümrük vergileri ve ticaret kısıtlamaları, küresel piyasalarda kaygılara neden olarak yatırımcıların dolardan uzaklaşmasına sebep olabilir.
ABD Hazine Bakanı Bessent’in “Güçlü dolar istiyoruz” ifadesi, Biden yönetiminin genel tutumunu yansıtmaktadır. Ancak Trump’ın stratejisi, daha düşük faiz oranları, daha zayıf bir dolar ve ihracatın teşviki üzerine yoğunlaşmaktadır.