Gazze Üzerinde Oynanan Haçlı Oyunu ve Müslümanların Sınavı
“Bugün Gazze’ye sahip çıkmayan, yarın İstanbul’un, Kudüs’ün, Mekke ve Medine’nin işgal edilmesine de sessiz kalmak zorunda kalır!”
ABD’de ikinci sefer Başkan seçilen Donald Trump’ın Gazze’yi işgal etme, 1.8 milyon Müslümanı zorla vatanlarından sürme ve bu toprakları ABD askerleriyle doldurma planı, sadece bir siyasi açıklama değil, doğrudan bir Haçlı Seferi ilanıdır. Bu, tarihin en büyük etnik temizliklerinden biri olabilecek bir sürecin ayak sesleridir. Sarı ineğin hikayesini unutmayalım. Sarı ineği verirsek bir adım sonrası İstanbul, Kudüs, Medine ve Mekke olur.
“Sarı İneğin Hikayesi”
Memleketin birinde çayırlıkta inekler-öküzler huzur içinde otlanırlardı… Arada birbirlerine boynuz dürterler bir iki tokuşurlardı ama ciddi bir dertleri yoktu…
Bir gün bir aslan “Bana sarı ineği verin, yoksa hepinizi yerim” diye çıkageldi…
Aslında aslan, açlıktan kaburgaları sayılan, çelimsizin tekiydi… İnekler ise besili, güçlü-kuvvetli ve kalabalık bir sürü idi…
Ama birlik olup karşı koymak yerine umursamadılar bir taraflarını kaldırmadılar…
Aslan gelip gidip sıkıştırmaya başlayınca öküz ve İnekler olayın ciddiyetinin farkına varıp toplandılar…
Öküz ve İneklerin içlerinden Siyaseti iyi bilen biri dedi ki “Bırakalım ne istiyorsa o olsun”…
Sürünün kurmayı olan, aslanla iyi geçinmenin emeklilikte işine yarayacağını düşündü “Onun da canı var biz nasıl ot yiyorsak oda et yiyor” deyip çıktı…
Sürünün profesörü niteliğindeki ise “Bize dokunmasın da” dedi…
Sürüde adalet dağıtmakla görevli olan öküz ise “Bizim sürümüz genelde beyaz, kırmızı yada alaca renklerde içimizde bir tane Sarı İnek var onu verir ardından da Bir şey olmamış gibi yaparız” demekle yetindi…
Diğer aydın öküzler de “Bana dokunmayan bin yıl yaşasın” dediler..
Sonuçta sarı ineği Aslana verdiler…
Ve aslan sarı ineği yedikten sonra, birkaç gün de bir inek istemeye başladı, tüm inekleri yiyinceye kadar asla durmadı…
Son öküz o ünlü lafı söyledi işte:
“Sarı ineği vermeyecektik…”
Gazze, Modern Bir Endülüs Olmasın!
Biz, Gazze’de yaşanan soykırımı 1948’den beri aşama aşama seyrediyoruz. Bugün, Filistin davasını gündemde tutan direnişçiler olmasa, ümmetin büyük bir kısmı bu meseleyi unutmuş olacaktı. Lakin şimdi Trump, siyonist işgal rejiminin aklına bile gelmeyecek bir planı dile getirerek meseleyi yeni bir boyuta taşıyor: Tam anlamıyla Gazze’yi boşaltmak ve Müslümanları topraklarından sürmek!
Bu durum, bize Endülüs’ü hatırlatmalı. 1492’de Granada’nın düşmesiyle Müslümanlar katledildi, sürüldü ve kimliksizleştirildi. Bugün Gazze için de benzer bir süreç isteniyor. Yahudi lobilerinin desteğiyle, Batı’nın emperyalist düzeni bu zulme kılıf uyduruyor. Ama Müslümanlar olarak biz buna sessiz kalırsak, bu coğrafyada varlığımızı sürdüremeyeceğimizi anlamalıyız.
Ümmetin Lidere İhtiyacı Var
Böylesine büyük bir tehdidin karşısında, Müslüman devletlerin bir araya gelmesi, Trump ve onun siyonist hamilerine en sert cevabı vermesi gerekir. Ancak bugün maalesef İslam ülkeleri Batı’nın ipoteğinde, onların baskısıyla hareket eden kukla liderlerle yönetiliyor. Hiçbir İslam devleti, “ABD Gazze’yi işgal ederse savaş ilan ederiz!” diyebiliyor mu? Hayır! Çünkü Müslüman devletler, tıpkı Osmanlı sonrası dönemde olduğu gibi Batı’nın çıkarlarına mahkûm edilmiş durumda.
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ve birkaç başka ülke liderinin tepkileri, ümmeti harekete geçirecek bir birlik oluşturamıyor. Oysa ki bu mesele bir Filistin davası değil, İslam’ın izzeti meselesidir. Eğer Gazze düşerse, yarın sıranın Kudüse, Mekke’ye, Medine’ye ve İstanbul’a gelmeyeceğinin garantisi yoktur.
Müslümanlar Ne Yapmalı?
- Gazze’yi Unutmamalı: Sosyal medya paylaşımları ve diplomatik tepkiler yetmez. Müslümanlar, her alanda Gazze’yi gündemde tutmalı ve halk baskısı oluşturmalıdır.
- Ekonomik Boykot Geliştirmeli: ABD ve İsrail’in ekonomik sistemine bağımlı olan Müslümanlar, bu düzeni kırmak için alternatifler oluşturmalıdır.
- Askeri Birliktelik Kurulmalı: Artık Gazze’nin askeri olarak savunulması bir zorunluluktur. Bu uğurda ümmetin cesur fertleri bir araya gelmelidir.
- İslami Bir Liderlik Çıkmalı: İslam dünyası, Batı tarafından dizayn edilen devletlerle değil, ümmetin maslahatını düşünen liderlerle yol almalıdır.
Son olarak, Gazze sadece bir toprak parçası değil, ümmetin onurudur. Eğer Gazze düşerse, sadece bir şehir değil, İslam ümmetinin izzeti de ayaklar altına alınmış olur. Bugün değilse ne zaman?
