Analistlerin gözünden, Capital Economics ve CreditSights, Çin’in ABD’nin uyguladığı ek gümrük tarifelerine karşı verdiği yanıtın, Washington’a ve iç kamuoyuna zarar vermeksizin bir mesaj iletme amacı taşıdığına dikkat çekiyor.
Bu noktada, kıdemli ekonomist Julian Evans-Pritchard, Çin’in gerçekleştirdiği bu hamlelerin, Donald Trump’ı daha sert bir politika izlemeye yönlendirme riski barındırdığını ifade etti. Analize göre, ABD’nin hedef aldığı 450 milyar dolarlık Çin malına karşılık, Çin’in yanıt olarak uyguladığı önlemlerin yalnızca 20 milyar dolarlık ABD ithalatını etkilediği belirtiliyor.
Ek gümrük vergilerinin yanı sıra, Çin ayrıca Google’a yönelik bir soruşturma da başlatarak tarife dışı önlemler açıkladı. Capital Economics, bu hamlelerin ABD’ye yönelik bir uyarı niteliği taşıdığını ve gerektiğinde geri çekilme esnekliğinin bulunduğunu vurguladı.
Raporda, Çin yönetiminin Donald Trump ile bir ticaret anlaşması elde etme umudunu sürdürdüğü belirtilirken, iki ülke arasındaki derin yapısal sorunların bu süreci zorlaştırdığına dikkat çekildi.
Benzer şekilde, CreditSights, Çin’in misilleme hamlesinin piyasada beklenen bir gelişme olduğunu ve yalnızca sınırlı ürün kategorilerini hedef aldığını bildirmiştir. Şirketin Asya kredi piyasaları analisti Zerlina Zeng, “Ölçülü tepki muhtemelen ABD ile ticaret görüşmeleri için kapıyı açık bırakıyor.” şeklinde değerlendirdi.
Para politikası açısından yapılan değerlendirmelerde ise CreditSights, Çin Merkez Bankası’nın (PBOC) sınırlı bir yuan değer kaybına izin vereceğini ve büyük çaplı faiz indirimlerinden kaçınacağını tahmin ediyor. Ayrıca, mali genişleme politikalarının daha belirgin hale gelmesi bekleniyor.
Zeng ve meslektaşı Stephanie Sim, Çin’in attığı misilleme adımlarının küresel piyasalarda risk algısını etkileyebileceğini ve Asya tahvil piyasalarında baskı oluşturabileceğini vurguladı. Analistlere göre, yılın ilk yarısına kadar somut ve etkili mali teşviklerin uygulanmaması durumunda, Çin dolar tahvillerine yönelik yatırımcı duyarlılığının azalması riski bulunuyor.