Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Antony Blinken, başkan Joe Biden’ın ardından düzenlediği son basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı.
Bakan Blinken, ateşkes sürecinde eksik kalan noktaların tamamlanması için ekiplerin çalışmalara devam ettiğini belirtti.
Hamas’ın sonbaharda ateşkes müzakerelerine katılmayacağını açıklaması üzerine, ABD’li bakan Türkiye’nin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın rolünü ön plana çıkardı. Blinken, “Hamas masaya oturmayacağını söylediğinde öncelikle Katar ile görüştük ve onlardan Hamas’ı artık barındırmamaları gerektiğini ilettik, bu talebimizi kabul ettiler. Ardından Türkiye ile bir araya geldik ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Hamas’ı masaya döndürmek için etkisini kullanması gerektiğini ifade ettik. Erdoğan da bunu gerçekleştirdi.” dedi.
Bakan Blinken’ın basın toplantısı, yine protesto gösterilerine sahne oldu. İlk olarak, ABD’li gazeteci Max Blumenthal, hükümeti Gazze politikası nedeniyle eleştirerek ayağa kalktı. Blinken’ın konuşmasını kesen gazeteci, polis tarafından salondan çıkarıldı.
Bakan konuşmasına devam ederken, başka bir gazeteci olan Sam Husseini de protestolarına katıldı. Husseini, Gazze konusunda ABD’nin yeterli önlemleri almadığını savunarak ateşkesin daha önce imzalanabileceğine dikkat çekti. Husseini, salondan çıkmak istemeyince polis müdahalesiyle dışarıya çıkarıldı.
Bakan Blinken, Gazze’de uygulanması planlanan ateşkes hakkında “Pazar günü ateşkesin yürürlüğe gireceğine olan güvenim tam. Karmaşık bir müzakere süreci olduğundan bazı sorunlar yaşanması beklenebilir; ancak şu anda bu pürüzleri hızla gideriyoruz.” şeklinde konuştu. Bazı engellerin ateşkesin uygulanmasını etkilemeyeceğini düşündüğünü de ekledi.
20 Ocak’ta görevi devralacak Donald Trump yönetiminin, Biden’ın sunduğu ve kabul edilen anlaşmanın arkasında durduğunu söyleyen Blinken, Trump’ın ekibinin de bu süreçte katkıları olduğunu vurguladı.
Öte yandan, Blinken, İsrail’in Amerikan silahlarını Gazze’de uluslararası hukuka aykırı şekilde kullanıp kullanmadığına ilişkin soruları yanıtladı. Bu konuda net bir değerlendirme yapamayacaklarını belirten Blinken, bazı durumlarda bu silahların yasalara aykırı şekilde kullanılmış olabileceğini, ancak İsrail’e yönelik silah sevkiyatını durdurmanın söz konusu olmadığını ifade etti.