YEREL MALZEME KİREÇ TAŞINDAN YAPILMIŞ
Doç. Dr. Ebru Fatma Fındık, lahidin üzerinde bulunan bir duvarın varlığını vurgulayarak, “Lahidin konumu, duvardan daha aşağı seviyede. Bu yapı, olasılıkla o dönemde yaşanan bir sel baskını nedeniyle gömülü kalmış durumda. Dolayısıyla, duvarın inşa edildiği zaman bu lahit gözlemlenememiş. Günümüzde ise bu sağlam yapıya erişebildik. Lahit, yerel kireç taşından yapılmış olup oldukça sade ve bezemesiz bir tasarıma sahip. Ancak bu tasarım aynı zamanda bölgesel karakteristik özellikler de taşıyor. Lahidin tarihi hakkında net bir ifade vermek için henüz erken; zira lahidin yanı sıra etrafındaki diğer buluntuları da incelemekteyiz. Bilimsel süreç tamamlandığında, lahdin tarihi bilgilerini bilim camiasıyla paylaşacağız” şeklinde bilgi aktardı.
MYRA’NIN KUTSAL TEMENOS ALANINA YAKIN
Bu lahitin önemine dair daha fazla detay veren Doç. Dr. Fındık, “Görüldüğü üzere, burası bir yapının iç kısmı. Burada bir mekan mevcut ve geçmişte farklı yapılarla karşılaşma durumu söz konusu. 5’inci yüzyıl kaynaklarını ve Aziz Nikolaos ile ilgili sonraki kaynakları incelediğimizde, Aziz’in Myra kentinin kutsal temenos alanına, yani mezarlık bölgesine yakın bir yere gömüldüğünü biliyoruz. Bu bulgular, kilise içinde açığa çıkarılmış ilk lahit olma özelliği taşımakta” diye belirtti.